Son yıllarda gelişen teknoloji, küreselleşme, tüketicinin bilgi ve hizmete kolay ve hızlı ulaşabilme arzusu, geleneksel bankacılığın alternatiflerinin azalması ve bunlara bağlı olarak finans endüstrisinde artan rekabet sonucu gelişen finansal teknoloji ekosistemi, yani kısaca FinTech sektörü, günümüzde en çok yatırım alan ve önümüzdeki yıllarda bu gelişimini katlayarak artıracak olan bir sektör olma yolundadır.
Birçok risk sermayesi şirketi ve bireysel katılım yatırımcısının ilgiyle takip ettiği ve desteklediği bu ekosistem, dünyada ve ülkemizde en başarılı girişimleri içinde barındırıyor. Türkiye’nin en başarılı startuplarının seçildiği, geçtiğimiz aylarda düzenlenen Startup100 2018 ödül töreninde ikincilik ödülü alan Iyzico ve listede 11. Sırada yer alan Ödeal, ülkemizdeki başarılı FinTech girişimlerinden.
Peki, FinTech ekosistemine dahil olmak isteyen girişimcilerin en çok dikkat etmesi gereken husus nedir diye soracak olursak, cevap kuşkusuz regülasyon olacaktır. Regülasyon genel olarak kanunlar, vergi ve sektörün büyümesini sağlayacak girişimlerdeki devlet ve düzenleme denetleme kurumlarının politikalarıdır.
Bankaların tabi olduğu regülasyonların çoğunun FinTech girişimleri için geçerli olmaması, bu girişimlerin lehine bir durum gibi gözükse de, ekosisteme hakim olmak isteyen FinTech girişimlerinin bu sektöre özgü regülasyonlara uyması gerekir. Fakat halihazırda ülkemizde tüm FinTech sektörüne hitap eden yasal bir düzenleme bulunmamaktadır.
2009 yılında Avrupa Birliği ülkeleri arasında verimli, hızlı, güvenli ve rekabetçi bir ödeme piyasası geliştirme amaçlı, birlik ülkelerinde yürürlüğe giren PSD 1 (Payment Services Directive), Türkçesi ile Ödeme Hizmetleri Kanunu, FinTech ekosisteminin %35’ini oluşturan ödeme hizmeti kuruluşlarının gelişimini hızlandırdı. Ülkemizde PSD 1 yürürlüğe girdikten 4 yıl sonra, 27 Haziran 2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren, PSD 1’in adapte edilmiş versiyonu olan 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun, ödeme kuruluşları ve elektronik para kuruluşlarına yönelik, faaliyet izni alınması başta olmak üzere öz kaynak yapısına, iç sistemlerine, bilgi sistemlerine ve faaliyetlerine ilişkin diğer konularla ilgili yükümlülükler getirilmiştir. Ayrıca bu kanunda kapsama alınan hizmetleri sunan kuruluşlar için faaliyet izni alma zorunluluğu getirilmiştir. Ülkemizde yürürlüğe giren bu kanunla iyzico, ödeal, ininal gibi önemli startuplar gelişimini hızlandırmıştır.
PSD 1’in yürürlüğe girmesinden sonra, 2016 yılında PSD 1’in daha gelişmiş ve kapsamlı şekli olan PSD 2 yürürlüğe girdi. PSD 2 ile bankalar, müşterilerinin işlem ve kullanıcı bilgilerini güvenli API’ler (Application Programming Interface) aracılığı ile üçüncü partilere açmak zorunda kalacaklar. Yani, bankaların üçüncü parti şirketlere banka hesaplarına erişim izni verilmesi zorunlu hale gelecek. Eskiden sadece finans kuruluşlarının erişebildiği bu bilgilere, artık bu bilgileri kullanarak uygulama geliştirmek isteyen üçüncü partilerin de erişebilmesi, finans hizmetleri alanında inovasyonu canlandıracak ve finansal kuruluşlar arasındaki rekabeti artıracaktır.
PSD 2, ödeme hizmetlerinin uyması gereken kurallara ilişkin birçok yenilik getirip piyasanın kurallarını değiştirirken, birçok farklı hizmet tipini de kapsama alarak regülasyonun etkisini artırmaktadır. PSD 2’nin yürürlüğe girmesi ile birlikte hayatımıza giren “Open API Banking” kavramı da verinin finansal kurumlar arasında paylaşımının ve bu paylaşımı gerçekleştirecek olan yeni altyapı sağlayıcılarının yapılanması gerekliliğini ortaya koymuştur. Bu sayede FinTechlerin en önemli kolu olan ödeme hizmetleri pazarına yeni oyuncular dahil olacaktır. Ödeme sistemleri artık her platforma entegre olacak, bu da beraberinde yeni oluşumları, yeni uygulamaları getirecektir.
Ocak 2018 itibari ile birçok AB ülkesi, PSD 2 ile uyumlu kendi ulusal kanununu çıkarmaya başlamıştır. Peki ülkemizdeki bu regülasyon süreci ne durumda? Ne yazık ki ülkemizde PSD 1 uyarlaması olan 6493 sayılı kanun dışında, PSD 2 uyarlaması bir kanun çıkarılmamış; halihazırda bununla ilgili kanun çalışması bile bulunmamaktadır. Ülkedeki bu regülasyon katılığı, yıldızı parlayan bu sektörün daha da gelişmesine ve dünyadaki FinTech şirketleriyle rekabet edebilmesinin önünde bir engel teşkil etmektedir. Nitekim, birçok finans kuruluşu 6493 Sayılı Kanun nezdinde izin alma sürecinin uzun, maliyetli olması sebebiyle ve başvuru sonucunda lisans alamama ihtimalinden ötürü girişimlerinde ve yeni ürün geliştirme çalışmalarında aktif olamamaktadır.
Ülkemizde bu regülasyon katılığı, yalnızca FinTech sektöründeki Ödeme Hizmeti Kuruluşlarının PSD 2’ye adapte bir kanununun bulunmamasından kaynaklanmamaktadır. FinTech ekosisteminde, ödeme sistemleri dışında kalan birçok hizmet, Blockchain, Yapay Zeka, Akıllı Sözleşmeler, Bulut Hizmetleri ve sair alanlar, halen ülkemizde yasal düzenlemeye tabi değildir.
Ülkemizde, AB’deki düzenlemelere paralel, uyumlu bir yasa olmamasına rağmen yine de PSD 2 uyumlu finansal kurum ya da kendi çözüm yollarını üreten yazılım şirketleri örnekleri ortaya çıkmaya başlamıştır. Geçtiğimiz yıl KuveytTürk tarafından PSD 2 uyumlu API servisi yayına alındı. Ya da bazı Türk yazılım şirketleri, alternatif çözüm olarak Bank Interface Gateway teknolojisini kullanmaya başladı.
Ülkemizdeki FinTech kuruluşlarının PSD 2 uygulamasını takip etmeleriyle, bu örneklerin daha da çoğalacağı, ekosistemin gelişeceği, buna bağlı olarak kanun çalışmalarının artacağı, daha sağlam ve güvenilir regülasyonların olacağı, haksız rekabet ortamı riskinden kurtulup daha sağlıklı bir rekabet ortamının oluşacağı kuşkusuzdur.
FinTech sektöründeki bu regülasyon sürecinin, sektörde faaliyet gösteren kuruluşların ve önde gelen FinTech girişimlerinin de görüşlerinin alınması ile ve finansal endüstrilere ilişkin regülasyon çalışmalarına ışık tutacak verilerinin ve raporlarının incelenmesi şeklinde olacağı pek muhtemeldir. Bu nedenledir ki, ülkemizdeki düzenleyicilerin, finansal kuruluşların ve teknoloji hizmet sağlayıcılarının PSD 2 uygulamasını ve dünyadaki regülasyonları incelemeleri ve hazırlıklarını yapmaları, sektörün geleceği açısından büyük önem arz etmektedir.