Startup’ınız için kurduğunuz şirketi geliştirirken birçok ekonomik ve hukuki konuyla boğuştunuz ve muhtemelen iş sözleşmeleri düzenlemek aklınıza gelmedi veya daha çok erken olduğunu düşündünüz. Ancak şirketler için iş sözleşmeleri sandığınızdan daha büyük önem taşıyor. Örneğin şirket bünyesinde bulunan bir çalışanın, şirketinizde çalışırken öğrendiği bilgilerle rakip bir girişimde çalışarak veya rakip bir şirket kurarak sizinle rekabet etmesini önlemeniz mümkün.

Bir şirket çalışanı çalıştığı süre içinde, o şirketin iş planları, stratejileri, müşteri çevresi gibi önemli bir çok konuda bilgi edinmektedir. Uygulamada sıklıkla karşılaşıldığı üzere, çalışanlar edindikleri bu bilgiler ile kendilerine ve üçüncü kişilere menfaat sağlayabilmektedirler. Bu hukuka aykırı fiileri önlemek için kanunen, işçinin işverene karşı rekabet etmeme yükümlülüğü ve sır saklama yükümlülüğü düzenlenmiştir. Söz konusu yükümlülüklere göre, işçi iş ilişkisi devam ettiiği süre boyunca kendi işvereni ile rekabete girişemez ve iş süresince öğrendiği iş sırları gibi bilgileri kendi yararına kullanamaz ve başkalarına açıklayamaz.

Çalışanın işverenine karşı yükümlülüklerinin doğması için öncelikle işveren ile çalışan arasında bir iş (hizmet) sözleşmesi olması gereklidir. İş sözleşmelerinin yapılmasında bazı istisnalar haricinde kanunen özel bir şart öngörülmemiştir yani, eğer herhangi bir süre belirlemeden veya bir yıldan kısa süreli bir iş sözleşmesi yapacaksanız sözleşmenizin yazılı olmasına dahi gerek yok. Ancak ileride yaşanacak uyuşmazlıklarda ispat açısından yazılı bir iş sözleşmesi bulunması şüphesiz faydalı olacaktır.

İş sözleşmenizin imzalanmasıyla birlikte çalışanınızın rekabet etmeme ve sır saklama yükümlülüğü doğacaktır. Sır saklama yükümlülüğü kapsamında çalışanınız çalıştığı süre içerisinde öğrendiği işine ilişkin bilgileri kendi yararına kullanamayacak ve başkalarına açıklamayacaktır. Aksi halde, işveren olarak, derhal ve tazminatsız i​ş sözleşmesini feshetme i​mkanınız doğacaktır. Sözleşmeniz sona erdikten sonra dahi eğer haklı bir menfaatiniz varsa eski çalışanınızın sır saklama yükümlülüğü devam edecektir.

Halihazırda kanunen koruma olsa da, ayrıca çalışanınız ile bir ​gizlilik sözleşmesiimzalayarak, hem iş ilişkiniz devam ederken hem de iş ilişkisi sona erdikten sonra, şirket bilgilerini dışarı aktarması halinde bir ödenecek bir ​cezai şart ​kararlaştırmanız da mümkün.

Rekabet etmeme borcu ise sözleşmenin devam ettiği ve sona erdiği hallerde olmak üzere iki farklı şekilde karşımıza çıkıyor. Sözleşme devam ederken, çalışanın yine sadakat yükümlülüğü kapsamında, rekabet etmeme borcu var. Yani, rekabet teşkil edecek şekilde,şirketle aynı faaliyet alanında rakip bir şirkette çalışamaz, böyle bir şirkette ortak olamaz veya kendisi aynı faaliyet alanında bir şirket kuramaz. Çalışanın aykırı davranması halinde yine derhal fesih imkanı doğacaktır.

İş sözleşmeniz sona erdiğinde ise sadakat yükümlülüğü sona ereceği için rekabet etmeme borcu da sona erecek olsa da sözleşme sona erdikten sonra eski çalışanınızın rekabet etmesini önlemek mümkün. Ancak kanunen getirilmiş bazı sınırlamalar mevcut. Öncelikle sözleşme sona erdikten sonra işçinin rekabet etmesini engellemek için, iş sözleşmesine bir r​ekabet yasağı kaydı ​eklenmesi ya da bir r​ekabet yasağı sözleşmesidüzenlenmesi gereklidir, yani rekabet yasağından söz etmek için ​anlaşmanın yazılı olması zorunludur​.

Bu anlaşmalara getirilen sınırlamalara değinmek gerekirse öncelikle işverenin bu anlaşmanın yapılmasında ​korunmaya değer bir menfaati ​olması gerekir. İşçi, işverenin i​ş sırlarını veya müşteri çevresini kullanarak ona zarar verebilecek olmalıdır. Eski çalışanınızın faaliyetlerinin rekabet teşkil etmesi için, şirketinizde çalışırken konumu dolayısıyla edindiği bilgilerin, eski çalışanınızın sizinle aynı falaiyet alanında iş görmeye devam etmesi halinde, size zarar verebilecek nitelikte olması gerekir.

Örneğin bir application üzerine kurulu girişiminiz için kurulan şirketinizde yazılım mühendisi olan çalışanınızla rekabet yasağı anlaşması yapabilmeniz mümkün olsa da iş sırlarına ulaşma imkanı bulmayan ofis temizliğinden sorumlu çalışanınızla bu anlaşmayı yapabilmeniz mümkün değil.

Rekabet yasağı anlaşmasının yapılabilmesi için getirilen diğer sınırlamalar ise yer, zaman ve iş türü bakımından olan sınırlamalardır. Rekabet yasağı getirilmesi yalnızca şirketin f​iili (​Örneğin Yargıtay tüm Türkiye’de eski işçinin çalışmasını engelleyen şartı çalışma hürriyetine aykırı bulmuştur.​) ve t​icari (​​Navigasyon applicationı üzerinde faaliyet gösteren işveren, işçisinin deterjan firmasına çalışmasını engelleyecek şekilde yasak getiremez.​) alanında gerçekleşen faaliyetler için söz konusu olabilir. Fiili faaliyet alanı örneğin şehir bazında olacak şekilde belirli bir bölge olarak sınırlandırılmalı ve ticari faaliyet alanı da detaylı olarak belirtilmelidir. Ayrıca zamansal sınırlama bakımından rekabet yasağı anlaşması ​en çok iki yıl​için yapılabilir.

Rekabet yasağı sözleşemesinde yasağın ihlali halinde, işçinin ödemekle yükümlü olacağı bir cezai şart (yani kararlaştırılacak belli miktar para) belirlenmesi mümkündür. Ancak cezai şartın makul bir meblağ olması gerekir aksi halde bu meblağ hakim tarafından indirilmektedir.

Posted by Didem Bayraktar

Yeditepe Üniversitesinden 2019 Ocak ayı itibariyle mezun olan Didem, ASC Avukatlık Ortaklığında yasal stajına devam etmektedir. 2018 Ağustos ayından beri yazarlık görevini icra etmekte olup, yeni gelişmekte olan hukuk alanlarına, ortaklıklar hukuku, tahkim, fikri mülkiyet gibi alanlarda da çalışmalarına devam etmektedir.

Leave a reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir